|
TARIH : 12/21/2009 5:06:04 AM |
EKLEYEN : muhsin halis |
MAIL : |
*
Zülfikar Bey,
Yazdıklarıma verdiğiniz cevabı okudum. Eleştiriye açık olmanız ve yazdıklarınızda yanlış anlaşılabilecek birşey varsa doğrusunu anlatmanız çok güzel..Eleştirimin sert kaçtığını kabul ediyorum.. Yazılarınız büyük bir özlemi ve sevgiyi ifade ediyor. Belki duygusallıkla yazılmış bazı sözler yanlış anlaşılıyor veya ben yanlış anlamışım...Olgun tavrınızdan dolayı teşekkürler, sağlıklı günler dilerim... |
TARIH : 12/20/2009 12:00:29 PM |
EKLEYEN : haydar acıkavak |
MAIL : |
*
divriği köylü olduğum için mutluyum köyümü başbakanlık basın yayında 26 sene temsil ettim için grurluyum burası cennetin ta kendisi burdan anahtarı olmayanlara sesleniyorum gelin de görün bu cenneti ikincisi yama dağlarında yaşamınızın son nefesinde alın ki gözleriniz kapaklanıp karnınız şişmesin yediğin iz yemekleri gala boyunun suyunu içerek sindirin ben fatma acıkavakla evlenip köyümün nufusunu 1 kişi de olsa arttırdım |
TARIH : 12/20/2009 5:19:00 AM |
EKLEYEN : Ali Mığı |
MAIL : |
*
slm..mursallılar... sizin köylü ama uzun zamandır Tarsus ta ikamet eden akrabalarım vardır. sızleri tanımak ısterim.. |
TARIH : 12/18/2009 6:14:47 AM |
EKLEYEN : ZÜLFİKAR BAL |
MAIL : |
*
MUHSİN BEYİN SERT ELEŞTİRİSİNE CEVAPTIR.
Öncelikle yazımı okuduğunuz ve eleştiri yazdığınız için teşekkür ediyorum. Yazılarımdaki duyguları, düşünceleri sanırım yanlış anlamış veya ben yanlış anlatmış olabilirim. Köyle ilgili yazılarımın içeriği asla sizin algıladığınız ve ifade ettiğiniz duygu ve düşünceyle yazılmamıştır.
Köyümüzden hiç ayrılmamış olan köylülerimize, sonradan köyümüze ev yapan köylülerimize, gencine, yaşlısına sevgim, saygım, özlemim sonsuzdur.
Genelde insanların, özelde köylülerimizin yaşam biçimleri, onların zenginlikleri, fakirlikleri, soğukkanlı ya da sıcakkanlı oluşları hakkında yorum yapmak, eleştiride bulunmak ne hakkımdır. Ne yetkimdir. Nede haddimdir. Konuyla ilgili yazımın, bir kelimesi, bir cümlesi sizin anladığınız şekilde yanlış anlamaya yada anlaşılmaya sebebiyet verdiyse, en başta sizden, ve sonrada tüm köylülerimizden özür dilemeyi bir borç bilirim.
Köyümüzle ilgi, yazılarımda anlatmaya çalıştığım gerçek, köylülerimizin kıt olanaklarıyla, tabiatın güçlükleriyle, emekleriyle, alın terleriyle çalışmalarıdır. Kendi işlerini kendilerinin yapmalarıdır. toprağı ekip biçmeleri, hayvancılıkla uğraşmalarıdır. Tüm yaşam zorluklarına rağmen Kilerlerinin dolu olmasıdır. Gönüllerinin gözlerinin tok olmasıdır. Yüzlerinin güleç, sofralarının bereketli olmasıdır. Şimdi köyümüzde yaşayanlar geçimlerini topraktan sağlamıyorlar. Ekip biçmiyorlar. Anlatmaya çalıştığım budur. Yoksa doğrudan zenginlikle fakirlikle, soğuklukla sıcaklıkla, alakalı değildir. Köyün ve köylünün yok edilmesidir.
MUHSİN BEY
Köylümüz, çiftçimiz, ziraatçımız korunsaydı, desteklenseydi, hastane, okul, yol, su, elektrik vb. gibi hizmetler köylerimize verilseydi, köylü, köyünü, toprağını, malını davarını terk etmeycekti. Gurbetin yolunu tutmayacaktı. Büyük göç yaşanmayacaktı. Dağımız, taşımız, toprağımız özlenmeyecekti, Hasret ve ayrılık türküleri söylenmeyecek, şiirler, yazılar yazılmayacaktı. Ülkemiz fakirleşmeyecek, işsizlik artmayacaktı.
Beton arma evlere, değişime yeniliğe nasıl karşı olayım. Anlatmaya çalıştığım onlar değil ki. Ama keşke köylü köyünü terk etmeden beton evler yapılmış olsaydı.
Yaptığınız eleştiriyle bu açıklamayı yapma fırsatı verdiğiniz için, size bir kez daha teşekkür ediyorum. Sağlık ve esenlikler diliyorum.
|
TARIH : 12/17/2009 9:27:58 AM |
EKLEYEN : zülfikar bal |
MAIL : |
*
EFKARLIYIM
Tohum ekilen tarlalarımız
Ekin, arpa deren ırgatlarımız
Yaylalarda malımız, davarımız
Yok, olduğu için efkârlıyım
Dağlarımızda gezen kurtlarımız
Sürümüzü koruyan itlerimiz
Kaval çalan çobanlarımız
Yok, olduğu için efkârlıyım
Çift süren babalarımız
İnek, koyun sağan analarımız
Yol yordam öğreten dedelerimiz
Yok, olduğu için öfkarlıyım
Çevirmede cırtınoğlu
Dişlerinde bekonoğlu
Mursalda goconoğlu
Yok, olduğu için efkârlıyım
Düğünlerde davulumuz, zurnamız
Dambaşılarda çekilen halayımız
At sırtında giden gelinimiz
Yok, olduğu için öfkarlıyım
Köylüye destek olmayan, köylüyü korumayan, köylüye hizmet vermeyen, köydeki yoksulluğu, sefaleti, cehaleti yok etmeyen, köylüyü ata yurdundan, baba ocağından, toprağından, malından, mülkünden koparıp sistem utansın.
Köye ve köylüsüne olan sevdayı, özlemi, aşkı özünde yüreğinde hisseden, (menfaatin zerresini, düşünmeden) özüyle ve yüreğiyle paylaşan köylülerime yürekten selam olsun.
|
TARIH : 12/16/2009 8:46:28 AM |
EKLEYEN : SELİM EROL |
MAIL : |
*
TÜM MURSALLILARA İYİ VE NEŞELİ HUZURLU SAĞLIKLI GÜNLER YÜCE ALLAH'TAN DİLERİM
|
TARIH : 12/15/2009 7:57:25 AM |
EKLEYEN : zülfikar bal |
MAIL : |
*
KÖYLÜNÜN KÖYÜNE VE KÖYLÜSÜNE, AŞKI, SEVDASI, ÖZLEMİ
YOK OLMAZ, AZALMAZ KUŞAK KUŞAĞA DEVAM EDER GİDER
Köy âşıklarına yanık türküler söyleten, şairlere içli şiirler yazdıran, gurbetçi köylülere derinden ah çektiren, efkârlanınca gözyaşı döktüren bu sevda, öylesine güçlü öylesine köklü ve öylesine kutsal ki, kuşaktan kuşağa, babadan oğula, andan kıza, deden toruna devam edip gider.
Bu özlemin, bu sevdanın ve bu aşkın kaynağında yatan gerçekler nelerdir? Yazının özü anlamı bu soruda gizlidir.
Gurbetten köye giderken, derin derenin kaştan çıkınca, Nursal’ın görünüşümüdür? Soğuk kaynak suları, bol oksijenli havasımıdır? Terk edilmiş, viran olmuş mezraları, çadır kurulmayan, mal davar otlamayan, yaylaları mıdır? Burcu, burcu kokan kır çiçeklerimidir? Beli bükülmüş, dizinin bağı kırılmış, üstü başı yırtılmış, yalnızlığa terk edilip, per, perişan olmuş, eli öpülesi yaşlılarımıdır? Bu vb. gibi soruları çoğaltmak mümkündür.
Atadan, deden, babadan kalan, tarlalara ev yapan, yazları köyde, kışları şehirde oturan, tatil amaçlı köye giden, köylülerimize soruyorum.
Köye ve köylümüze olan özleminiz aşkınız, sevdanız, yok oluyor mu? Azalıyor mu?
Azalmıyorsa, yok olmuyorsa sebebi nedir? Sizi oraya çeken gizemli güç nedir?
Aynı soruyu, köyü hiç terk etmeyen, edemeyen, yaz kış köyde yaşayan köylülerimize sormak içimden gelmiyor. Ama onları dinlemeyi, ne hissettiklerini, ne düşündüklerini, anlamayı, çok isterim. Çünkü onlar köy kültürünün, köy yaşamının son temsilcileridir. Ve sayıları hızla azalıyor.
EMEĞİN TERİ TOPRAĞA DÜŞMEYİNCE, KÖYE KÖY, KÖYLÜYE KÖYLÜ DENİRMİ?
Ne demişti Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk. Köylü bu milletin efendisidir.
Köylümün yaşlılarını görün ya da resimlerine bakın, köyün efendisi ne hale gelmiş, ne hale düşürülmüş görün.
Köyün efendisini bu hala düşüren sistem utansın.
Not: Yazılarımı okuyan, takdir ve tebrik duygularını esirgemeyen, eleştirileriyle, motive eden köylüm İSMET ALPAY'A, teşekkür ediyorum. |
TARIH : 12/15/2009 7:28:15 AM |
EKLEYEN : zülfikar bal |
MAIL : |
*
SAYGI DEĞER İSMET ALPAY
Yazılarımı okuduğunuz için, tebrik ve takdir duygularınızı esirgemediğiniz için, eleştirilerinizle motive ettiğiniz için teşekkür etmeyi bir borç biliyorum. Selam sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Sevgiyle kalın. Sağlıkla kalın.
|
| |